Sakal ve bıyık ekimi de hem estetik hem de tedavi amacı ile günümüzde sık yapılır hale gelmiştir. Erkekler, yüz hatlarını belirginleştirmek ve yüz simetrilerini düzeltmek adına sakal ve bıyık ekim operasyonlarına başvurmaktadırlar. Yapısal olarak bıyık ve sakal bölgesinde seyrekleşme görüldüğü durumlar yaşanabilir. Kaza, yanık, yara izi gibi nedenlerle oluşan kayıplarda kişiler sakal ve bıyıklarına tekrar kavuşmak isteyebilirler. Ya da daha kişiler estetik amaçlı daha gür sakal ve bıyığa sahip olmak isteyebilirler. Sakal ve bıyığı yeterince çıkmamış kişilerde erkeksi görünüm için sakal ve bıyık ekimi daha çok talep edilir hale gelmiştir. Bu nedenlerle son zamanlarda sakal ve bıyık ekimi de oldukça sık yapılmaktadır.
Sakal ve bıyık ekiminin teknik olarak saç ekiminden bir farkı yoktur. İşlem öncesi iyi bir muayene ile sakal ve bıyık kaybının tıbbi nedenleri varsa ortaya çıkarılmalı, işlem öncesi gerekli kan testleri yapılmalıdır. Hastanın yeterli saç köküne sahip olup olmadığı da belirlendikten sonra sonra operasyon için uygunsa yüz şekline göre iyi bir planlama yapıp doğal görünüme uygun ekim yapılmalıdır.
Yapılan planlamanın uygulanması konusunda hayal kırıklığına uğramamak ve bütün süreci olumlu bir şekilde geçirmek için klinik seçerken, eğitimli ve uzman doktorların bulunduğu bir kliniği tercih etmeniz gerekmektedir.
Sakal ve bıyık ekiminde en çok önerilen ve uygulanan yöntem DHI tekniğidir. Çünkü DHI tekniği ile kıl köklerinin yönü ve açısı doğal yapıya daha uygun ayarlanabilir.
Geniş açıklık olan alanlarda ya da köselik gibi hiç sakal bıyık olmadığı durumlarda ise FUE tekniği de kullanılabilir.
Donör bölge yine ense bölgesidir. Çünkü bu bölgedeki saç kökleri testestoron hassasiyeti olmayan, dökülmeye karşı en dayanıklı köklerdir. Buradan alınan kökler uygun boşluklara ya da hastanın talebine göre yapılan planlamadaki yerlere doğru açı ile ekilir
Ekim için bazen boyun alt bölgesindeki ya da yanaklardaki istenmeyen fazla kıllar da alınabilir. İşlem yine lokal anestezi ile steril koşullarda yapılır. Bölgenin genişliğine bağlı olarak operasyon 4-6 saat sürer.
İşlem sonrası ilk 3-4 gün ödem ve ekilen köklerin diplerinde küçük kızarıklıklar oluşabilir. Bunlar 10-15 gün içinde tamamen iyileşir.
Ekilen kökler 1 ay içinde dökülür. Biz buna aynı saç ekiminde olduğu gibi şok dökülme diyoruz ve bu durum hastalarda kaygıya neden olmamalıdır. Çünkü 3. Aydan itibaren güçlü kökler çıkmaya başlar, önce tüy gibi ince ve zayıf çıkan kökler gittikçe kalınlaşır, güçlenir ve 6-9 ay içinde normal görünümünü alır. Tamamen gelişmesi 8-12 ay sürebilir.
Artık normal sakal ve bıyık görünümü oluşmuştur ve normal sakalınıza bıyığınıza tıraş, yıkama, boyama gibi ne işlem yapıyorsanız bu yeni sakal ve bıyığınıza da aynı işlemleri rahatça yapabilirsiniz.
Ekim İşlemi Sonrası Nelere Dikkat Edilmelidir?
İşlemin ertesi gün yine saç ekimindeki gibi ilk yıkama ve pansuman doktorunuz tarafından yapılmalıdır. İlk 3 gün yüzünüzü yıkamamalısınız. Daha sonraki bakım, yıkama ve pansumanları doktorunuzun önerdiği yöntemlerle ve şampuanlarla yapmalısınız. Temizleme işlemi sırasında yüze baskı yapmamaya özen göstermelisiniz.
İşlem bölgesini güneş, travma ve enfeksiyondan korumalısınız. İşlem sonrası belli bir süre kaşıntı olabilir, kaşımamalısınız. Sigara ve alkolden bir süre uzak durmalısınız. Sigara ve alkol tüketimi ekilen saç köklerinin sağlıklı bir şekilde kök salmasını engelleyebilir. Yine işlem sonrası iyileşme sürecinde doktorunuzun verdiği ilaçları düzenli kullanmalısınız.
Sakal ve bıyık işlemi sonrası ilk tıraş 1-2 ay sonra yapılabilir. Bunun için tıraş makinesi kullanılmalıdır. Jiletle ilk tıraş ise 6. Aydan sonra yapılmalıdır.
Daha detaylı bilgi için “Sakal Ekimi: Bilmeniz Gerekenler” adlı yazımızı okuyabilir, bıyık ekim işlemi hakkındaki sorularınız için bize ulaşabilirsiniz.
Turkey Hair Academy, uzman doktorları ve tecrübeli ekibiyle sizlerle birlikte!